Travmatik Yıl : 2020



Tarih 31 Aralık 2019, dünya henüz neyle karşılaşacağından bihaber. Çin'de olup bitenlerin izleyicisi konumundayız. Ancak 2020 ile beraber dünya birtakım travmatik yaşantıların etkisi altına girdi. Pandemi, yangın, sel, depremler, bazı ülkelerdeki iç karışıklıklar, çıkan yeni savaşlar vb. Sonu gelmeyen dertler hepimizi yıprattı. Bu süreçte birçok insan maddi manevi kayıp hissiyle yüz yüze geldi. Bazıkarı işini kaybetti, bazıları sevdiklerini kaybetti, bazıları umutlarını kaybetti. Evet çok fazla acı kaybımız var. Ama bu kez 2020'den önceki yıllarda yaşadığımız kayıplardan farklı olarak yaşanan her kayba bütün dünya olarak üzülüyor ve yas tutuyoruz. Yani yas duygularımız bireysellikten öte evrensel bir boyutta yaşanıyor. Gelişmiş teknoloji sayesinde 2020'de dünyanın hangi ucunda bir olay olsa bütün dünya olarak dikkat kesilip olup bitenlerden haberdar olduk. Birimizin acısı diğerinin acısı oldu. Travmatik yaşantıları geçiren insanları izleyen insanlar da travmatik etkiyi onlarla paylaştılar.

2020'ye dek insanların yaşamlarında belirli bir rutinleri vardı. Hangi mevsimde, hangi havalarda hangi aktiviteleri yapıp hangi duyguları yaşayabileceklerine dair belirli bir öngörüleri, alışkanlıkları vardı. Ancak 2020'de olağanüstü bir süreçte birdenbire neyi ne zaman ve nasıl yapacağımızı bilemez hale geldik. Normal rutinlerimiz bir anda kısıtlandı ve bu kısıtlamaların ne kadar süreceğine dair net bir öngörümüz yoktu. Bu belirsizlikler yığını bir bataklık gibi hepimizi içine almıştı.

Sürecin başında dünyaya korku, kaygı, şok, panik gibi duygular hakimdi. Ve bu duyguların kısmen de olsa bizi daha canlı, tetikte hissettirdiğini düşünüyorum. Sürecin başında olduğumuz için yaşadığımız ağır duyguları her zamankinden daha fazla bir umut besleyerek dengelemeye çalıştık. Gerçekçi olup olmadığına bakmaksızın en kısa sürede çözümün bulunacağına inanmak istedik. Ancak pandemi başlayalı bir yıldan fazla olduğu halde beklediğimiz kadar net bir çözüme ulaşabilmiş değiliz. Ve bu beklentilerizin gerçekleşmemiş olması sanıyorum bizleri bunalmışlık, hayal kırıklığı, bıkkınlık, öfke, umutsuzluk, yalnızlık, çaresizlik, kapana kısılmışlık gibi duygulara hapsetti. Ve bunun bile tam olarak ayırdında olmadan birtakım içsel problemlerimiz varmışçasına kendimizi daha fazla depresif hisseder olduk. Ve bu depresiflikle beraber karantina sınırlamalarının hala devam ediyor oluşu bize kendimizi daha yalnız, soyutlanmış, tecrit edilmiş, kısmen dışlanılmış hissettirdiği ortada. Ancak şunu açıkça söylemeliyim ki her ne kadar böyle hissediyor olsak da kesinlikle yalnız değiliz. Aynı duyguları milyonlarla paylaştığınızı kendinize sık sık hatırlatın. Eğer bu yeterli gelmiyor derseniz ; teknoloji çağında olduğumuzu hatırlatırım. İnsanlarla yüz yüze görüşmeden de irtibatta kalmaya devam edebilirsiniz.

Kendinizi 2020'nin getirdiği ağır duygulara teslim etmeyin.

2021'in neler getireceğini bilmesek de 2020'de kalmak istemediğimiz bir gerçek.

Yeni bir yıla yeni bir şans vermekten daha bir seçeneğimiz varsa lütfen bana da yazın.

Elveda 2020 ve travmatik etkileri.

Merhaba 2021 ve yeni bilinmezliğin umutları.


Görseller : Hacer Çinçik 

Yazar: Hacer Çinçik




#travma #travmatik #trauma #traumatics #pandemi #yas #mourning #kayıp #depresyon #depression #depressionawareness #evrensel #duygu #kısıtlama #teknoloji #rutin #alışkanlık #denge #bilinmezlik #umut #hope #psychology #philosophy #motivation #counselor #psikolojikdanışman #danışman #danışan #counseling #photo #blogger #blog #blogging #bloggerstyle #bloggingcommunity #writing #writers #writingcommmunity #psikoloji #felsefe #yaşam #seçim #neşe #davranış #sağlık #toplum #korku #kaygı #panik #öfke #bıkkınlık #hayalkırıklığı #kapanakısılmışlık #yalnızlık #çaresizlik #şok #umutsuzluk #insan #human #being  #motivasyon 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Pamuk Gibi Hayatlar

Tırşık : Zehirden Şifaya Yolculuk

'Ama sen psikolojik danışmansın!'